Siyah-Beyazlılar'ın 100. yılın ardından yaşadığı; bir aşk hikayesiydi, gözyaşı umut ve ihtiras dolu. Alev gibiydi biraz. Ve o ateş Holosko ve Toraman ile Horoz'u da yaktı.Filmin sonunda en büyük Beşiktaş diye haykırdı Çarşı
Büyük bir onur, büyük bir gurur, 2008-2009 futbol sezonunun şampiyonu Beşiktaş. Mustafa Denizli'nin öğrencilerine bu kez Denizlispor da gölge etmedi. Siyah-Beyazlılar, 100. yıldaki şampiyonluğun ardından 5 sezon sonra Süper Lig'in en büyüğü unvanını kazandı. Alın teri, gözyaşı hüzün, umutsuzluk, uykusuz geceler, geçmeyen saatler artık geride kaldı. Beşiktaşlılar, dün bir an önce maçın başlamasını istiyor, saniyeler bir asır ağırlığında geçiyordu. 90 dakika da bitmek bilmedi ama hakemin son düdüğünün ardından yaşanan coşku, mutluluk her şeye değdi.
Karanlıktan şafağa
Oysa 21 Aralık 2008'de Beşiktaş, Ali Sami Yen'den 4-2'lik yenilgiyle döndüğünde 28 puanla ligde 6. sıraya çökmüştü. Ancak karanlığın en yoğun olduğu an, aydınlığa doğru atılan da ilk adımdı. 19. haftada 4. basamağa çıkan Kartal, zirveyi artık tehdit eder hale geldi. Trabzon beraberliği akıllarda soru işareti uyandırdı ama çocuklar inanmıştı. 22. haftanın sonunda puan cetvelinde Galatasaray ve Fenerbahçe'nin üstüne yükselen Siyah-Beyazlılar, bir hafta sonra Trabzon'u da geçip Sivasspor'la baş başa kaldı. Sivas kaçıyor, Kartal kovalıyordu.
Bu onur Kartal'ın
Sivasspor, iki kez liderliği Kartal'ın önüne altın tepside sundu ama Siyah-Beyazlılar, zirve için 26.'yı değil 31. haftanın sonunu beklemek zorunda kaldı. Son üç hafta ise adeta ağır çekimde geçti. 50 yıllık Süper Lig böyle bir yarış, böyle bir çekişme görmemişti. Beşiktaş, Yıldırım Demirören'in bitmek tükenmek bilmeyen özverisi, Mustafa Denizli'nin ustalığı, futbolcularının klası, cefakar taraftarının sonsuz desteğiyle mutlu sona ulaştı. Denizli'de Holosko ve İbrahim Toraman'ın golleri de bu büyük mutluluğu taçlandırdı.
Büyük bir onur, büyük bir gurur, 2008-2009 futbol sezonunun şampiyonu Beşiktaş. Mustafa Denizli'nin öğrencilerine bu kez Denizlispor da gölge etmedi. Siyah-Beyazlılar, 100. yıldaki şampiyonluğun ardından 5 sezon sonra Süper Lig'in en büyüğü unvanını kazandı. Alın teri, gözyaşı hüzün, umutsuzluk, uykusuz geceler, geçmeyen saatler artık geride kaldı. Beşiktaşlılar, dün bir an önce maçın başlamasını istiyor, saniyeler bir asır ağırlığında geçiyordu. 90 dakika da bitmek bilmedi ama hakemin son düdüğünün ardından yaşanan coşku, mutluluk her şeye değdi.
Karanlıktan şafağa
Oysa 21 Aralık 2008'de Beşiktaş, Ali Sami Yen'den 4-2'lik yenilgiyle döndüğünde 28 puanla ligde 6. sıraya çökmüştü. Ancak karanlığın en yoğun olduğu an, aydınlığa doğru atılan da ilk adımdı. 19. haftada 4. basamağa çıkan Kartal, zirveyi artık tehdit eder hale geldi. Trabzon beraberliği akıllarda soru işareti uyandırdı ama çocuklar inanmıştı. 22. haftanın sonunda puan cetvelinde Galatasaray ve Fenerbahçe'nin üstüne yükselen Siyah-Beyazlılar, bir hafta sonra Trabzon'u da geçip Sivasspor'la baş başa kaldı. Sivas kaçıyor, Kartal kovalıyordu.
Bu onur Kartal'ın
Sivasspor, iki kez liderliği Kartal'ın önüne altın tepside sundu ama Siyah-Beyazlılar, zirve için 26.'yı değil 31. haftanın sonunu beklemek zorunda kaldı. Son üç hafta ise adeta ağır çekimde geçti. 50 yıllık Süper Lig böyle bir yarış, böyle bir çekişme görmemişti. Beşiktaş, Yıldırım Demirören'in bitmek tükenmek bilmeyen özverisi, Mustafa Denizli'nin ustalığı, futbolcularının klası, cefakar taraftarının sonsuz desteğiyle mutlu sona ulaştı. Denizli'de Holosko ve İbrahim Toraman'ın golleri de bu büyük mutluluğu taçlandırdı.